2018 sonrası Türkiye’de getiri hesabı

Küresel sermaye piyasalarında bir varlığın getirisine USD cinsinden bakılır. Bu yaklaşım, farklı ülkelerde elde edilen getirileri karşılaştırmayı kolaylaştırır. Ülkemizde ise getirileri USD cinsinden takip etmek, özellikle TL’nin 2018 sonrasındaki değer kayıpları nedeniyle daha da önem kazandı. Bireysel yatırımcı, borsa ile USD ya da altının getirilerini her zamankinden daha da yakından takip eder oldu.

Bu durum, bireysel yatırımcıları getiri konusunda daha da başarılı ve seçici olmaya zorluyor. Yıllık olarak cirosunu ve net karını %10 arttırabilen bir şirket, TL’nin değer kaybının yıllık %20-%30 olduğu bir ortamda, makbul ve ilgi çeken bir hisse olmaktan uzaklaşmış oluyor. Bu da, biz hisse senedi yatırımcılarına belirli özellikleri olan şirketleri önceliklendirmemizi öğütlüyor:

Ana prensipleri şöyle özetleyebiliriz:

1.) Hisse senetlerinin geçmiş 5 ya da 10 yıllık getirilerine mutlaka USD cinsinden bakalım. Ünlü yatırımcı Peter Lynch, kitaplarında bir hisse senedinden yıllık olarak %7 değer artışı, %3 de temettü verimi beklediğini belirtiyor. Bu bakımdan bizim de referans noktamız USD bazında yıllık %10 gibi bir getiri beklentisi olabilir. Türkiye’deki enflasyonun yıllık %15 olduğu varsayımı altında, USD cinsinden %10’luk getiri hedefi, TL cinsinden en az %25 yıllık getiriye karşılık geliyor. (Şirketin getirisi yıllık %25 olmalı ki, %15’lik enflasyonu düştüğümüzde, geriye en azından USD bazında %10’luk getiri kalabilsin).

2.) USD bazında %10 getiriyi birkaç şirket profilinde aramak mümkün görünüyor:

  • İhracat odaklı şirketler: Cirosunun oldukça anlamlı bir oranını ihracattan kazanan şirketler: FROTO, TOASO, vb.

  • USD cinsinden ciro yapan şirketler: Sattığı malın ya da verdiği hizmetin faturasını USD cinsinden kesebilen şirketler. Bu şirketler ihracat tarafında güçlü olmasalar bile, yerli pazarda müşterilerine USD olarak fatura kesebilmektedir. Ya da USD olarak fatura kesemese bile, satış fiyatlarını USD değişimine göre değiştirebilen ve bu değişikliği müşterilerine kabul ettirebilen şirketlerdir. ORGE, bu kategoriye bir örnek olabilir.

  • Çok yüksek büyüme gösteren şirketler: Bu kategorideki şirketler ne ihracat pazarlarında güçlüler ne de USD cinsinden fatura kesebiliyorlar. Bu şirketlerin özelliği yıllık %25 veya üzerinde hem ciro hem de net kar olarak büyüyebiliyor olmaları. İyi bir örnek BIMAS olabilir.

Kendi araştırmalarımda S&P Capital IQ adlı araştırma platformunu kullanıyorum ve şirketlerin gelir tablolarına hep USD cinsinden bakıyorum. Böylece, şirketin USD bazında ciro ve net kar büyümelerini görmem mümkün oluyor.

Yukarıdaki yaklaşımı uyguladığımızda, doğal olarak çok seçici olmuş oluyoruz ve araştırmamızda tespit ettiğimiz şirket sayısı da yüksek beklentilerimiz nedeniyle oldukça düşmüş oluyor.

Previous
Previous

Herkesin Dilindeki Sihirli Oran: F/K

Next
Next

Portföy önerileri